Please read slowly if possible. Many thanks in advance!
— Salih, sen misin? Gözlerimi inanamıyorum.
— Tamer! Arkadaşım, sen de nereden çıktın? Seni yıllardan beri görmüyordum.
— Yaa, haklısın. Senelerden beri görüşemedik. Nasılsın, işlerin nasıl?
— Herşey yolunda. İşlerim çok iyi, ya sen? Senin işlerin nasıl?
— Benim işlerim de yolunda, ben de çok iyiyim.
— Söylesene, hâlâ Kanarya Sokak’ta mı oturuyorsun?
— Hayır, iki seneden beri başka bir adresteyiz.
— Yeni evin nerede?
— Büyükdere Caddesi’nde oturuyoruz. Sen neredesin, hâlâ Meltem Sokak’ta mı oturuyorsun?
— Yok, ben de 1990’dan beri başka bir evde oturuyorum.
— Nerede bu ev? Eski evine uzak mı?
— Yakın sayılır. Rüzgarlı Sokak’ta.
— Eee, Salih kardeşim, söyle bakalım, hâlâ berberlik yapıyor musun?
— Hayır, berberliği bıraktım. Geçen seneden beri fotoğrafçılık yapıyorum. Daha rahat.
— Çok sevendim. Peki hâlâ şiir yazıyor musun? Senin şiirlerini çok severim, bilirsin.
— Bilirim, bilirim. Ama maalesef artık şiir yazmıyorum. Senelerden beri şiir yazmıyorum ama beş seneden beri roman yazıyorum. Ya sen, hâlâ hafta sonlarında balığa mı çıkıyorsun?
— Nerede o günler! Evlendiğimden beri balık avına gidemiyorum.
— Seneler ne çabuk geçiyor. Hey gidi günler!
— Ne iyi oldu da sana rastladım. Şimdi benim gitmem gerek. Yine buluşup uzun uzun konuşalım. Daha konuşacak çok şeyler var. Anlaştık mı?
— Tamam. İnşallah en kısa zamanda tekrar görüşürüz. Şimdilik hoşçakal.
— Hoşçakal, kendine iyi bak.
Did you write this text yourself? If so, good job!